Sarı nokta hastalığında güncel tedavi

Kuru Tip Sarı Nokta Hastalığı:
Kuru tip sarı nokta hastalığı (yaşa bağlı maküla dejenerasyonu -YBMD) yaş tipe kıyasla daha yavaş ilerler ve ciddi görme kayıplarına daha nadir sebep olur. Kuru tip hastalığı olan gözlerde hasarın tamir edilmesi, hastalığın geriletilmesi veya oluşan görme kaybının geri kazandırılması ne yazık ki mümkün olamamaktadır. Sigaranın terk edilmesi, diyette yeşil yapraklı sebze/meyve ve balığa yer verilmesi, çinko ve antioksidan vitamin takviyesi dışında kuru tip sarı nokta hastalığı olan hastalara sunabileceğimiz yardım sınırlıdır. Bu önlemlerle hastalığın hızlı ilerlemesi bir ölçüde önlenebilir.

Kuru tip sarı nokta hastalığı bazı gözlerde yaş tipe dönüşebilmekte ve sonrasında hızlı ilerleyen görme kaybına yol açabilmektedir. Kuru tip hastalığın yaş tip hastalığa nasıl dönüştüğü henüz tam olarak aydınlatılmamış olup, bu çok sayıda güncel araştırmanın konusudur. Dolayısıyla kuru tip sarı nokta hastalığının hangi hastalarda veya hangi aşamada yaş tipe dönüşebileceğini tahmin etmemize olanak yoktur. İleri evre kuru tip sarı nokta hastalarına uygulanan özel besin takviyelerinin yaş tipe dönüşümü engelleyebileceği ya da geciktirebileceği bilimsel olarak kabul edilmektedir.

Yaş Tip Sarı Nokta Hastalığı:
Son on yılda kaydedilen gelişmeler sayesinde artık yaş tip sarı nokta hastalığı kontrol altına alınabilmekte, görme kaybı durdurulabilmekte, hatta bazı hastalarda kayıplar kısmen de olsa geri döndürülebilmektedir. Göz içine enjekte edilen ve yeni-hastalıklı damar oluşumunu durduran moleküller içeren çeşitli ilaçlar artık yaş tip sarı nokta hastalığının standart tedavisi haline gelmiştir.
Genel adları anti-vasküler endotel büyüme faktörü (Anti-VEGF) olarak bilinen bu ilaçlardan bevacizumab, ranibizumab ve aflibercept ticari olarak erişilebilir durumdadır. Benzer etki mekanizmasına sahip pek çok molekülle ilgili çalışmalar ise halen sürmektedir.

Ranibizumab (Lucentis®) 2006 Haziran’ında ABD’de kullanımı onaylanan bir anti-VEGF ilaçtır. Bu ilaçla yapılan uzun süreli araştırmalar deneklerin %95’inde görme keskinliğinin korunduğunu, yani görme kaybının durdurulduğunu, %30 ila %40’ında ise görmede iyileşme sağlandığını ortaya koymuştur. Şu anda bu tedavi ile ilgili en büyük sıkıntı maliyetinin yüksek olması ve bedelinin dünyanın pek çok ülkesinde sigorta kurumları tarafından karşılanmamasıdır. Ülkemizde ise, çeşitli yasal gerekliliklerin yere getirilmesi durumunda ilaç bedelinin büyük kısmı Sosyal Güvenli Kurumu tarafından karşılanmaktadır.

Ranibizumab’dan daha sonra kullanım onayı almış olan ve VEGF-tuzağı olarak bilinen aflibercept (Eylea®) adlı ilaç ile elde edilen sonuçların ranibizumab ile benzer olduğu bildirilmektedir. Ülkemizde bu ilaç sarı nokta hastalığında kullanım için onaylanmış olup, ilaç bedeli uygun hastalarda Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmaktadır.

Bevacizumab (Avastin®, Altuzan®) adlı, aslen kalın bağırsak gibi çeşitli organların kanserlerinin tedavisinde kullanılmakta olan ve diğer anti-VEGF ilaçlarla benzer etki mekanizmasına sahip bir diğer ilaçtır. Pek çok ülke gibi ülkemizde de sarı nokta hastalığının tedavisi için kullanılmaktadır.

Bahsi geçen ilaç tedavileri dışında yaş tip sarı nokta hastalığı için fotodinamik tedavi ve lazer tedavisinin uygulamasına ender seçilmiş olgularda hala ihtiyaç duyulabilmektedir. Standart tedavilere dirençli olgularda fotodinamik tedavi ile kombine edilmiş göz içi enjeksiyon uygulamalarında başarılı sonuçlar alınabilmektedir.


Comments are closed.

• Bu yazı 21 Eylül 2019 tarihinde güncellenmiştir.