Diyabetik retinopati: İğne olmazsam ne olur?

Diyabetik maküla ödemi çeşitli göz içi ilaç enjeksiyonları sayesinde tedavi edilebilen bir bozukluktur. Ne var ki, bu tedavi uzun süren, maliyetli ve sabır gerektiren bir süreçtir.

Tedaviyi reddetmek her hastanın hakkıdır. Fakat karar öncesinde bunun muhtemel neticeleri ve alternatif tedaviler hakkında bilgi sahibi olunması gerekir.

Diyabet retina tabakalarının arasında sıvı kaçaklarına, kanamalara ve bazı maddelerin birikimine yol açar. Retina tabakaları arasında sıvı birikmesi dokunun sünger gibi şişmesine, hücreler arası ilişkilerin bozulmasına ve hücresel işlevlerin aksamasına neden olur. Dokudaki ödem tedavi edilmezse bir süre sonra kalıcı hücresel hasar ve görme kaybı gelişir. Tedavi edilmemiş ya da geç tedavi edilmiş diyabetik retinopatide ileri derecede görme kaybı kaçınılmazdır.

Göz içi enjeksiyon tedavisi olmamayı tercih ederseniz önünüzde iki seçenek kalır: Lazer tedavisi olmak ya da hiç tedavi olmamak.

Diyabete bağlı oluşan hafif retina ödemlerinin tedavisiz, kendiliğinden geçmesi mümkün olsa da, bu düşük bir ihtimaldir. Bunun için hastanın kan şekeri, kan basıncı, kan yağları gibi tüm kan değerlerinin mükemmel biçimde kontrol altına alınmış olması gerekir. Yine de, belirgin ödemi bulunan gözlerde tedavisiz geçen her gün kalıcı görme kaybı riskini artırmaktadır. Bu yüzden maküla ödemi tedavisiz bırakılmamalıdır.

Göz içi enjeksiyon halinde uygulanan ilaçlar henüz kullanımda değilken lazer tedavilerine sıkça başvurulmaktaydı. Ödemin lazer ile tedavisi uzun vadede oldukça başarılıdır; fakat lazerlerin hastalıklı dokunun yanında sağlam dokuya da hasar vermek gibi bir yan etkisi mevcuttur. Bu yüzden lazer uygulanan gözlerde görmeyi korumaktan çok görme kaybını sınırlamak söz konusudur; yani ödeme bağlı ciddi görme kaybını önlemek için lazer tedavisinin yol açacağı bir miktar görme kaybını göze almak gerekir. Yine de göz içi enjeksiyon tedavilerinin hiçbirinin fayda sağlamadığı gözlerde lazer tedavisi geçerli bir alternatiftir.

Özetle, diyabete bağlı maküla ödeminin tedavisinde kalıcı görme riskini en aza indiren, hatta pek çok hastada görme artışı sağlayan en etkili tedavi seçeneği göz içi ilaç enjeksiyonlarıdır ve bu yüzden artık tüm dünyada standart uygulama haline gelmiştir.


Comments are closed.

• Bu yazı 15 Temmuz 2019 tarihinde güncellenmiştir.